Renkleriyle Büyüleyen Şehirler

Birbirinden farklı renkleriyle her geçen gün binlerce turistin ayaklarını yerden kesen bazı şehirler vardır. Sizler için ziyaret ettiğiniz zaman büyüsüne kapılıp gideceğiniz olağanüstü renklerdeki rotaları hazırladık! Bahsettiğimiz şehirlerden kendiniz için en uygun olanı seçip seyahat listenize mutlaka eklemelisiniz. O halde gelin, hep birlikte renkleriyle büyüleyen şehirlere göz atalım.

Burano – İtalya

İlk durağımız Venedik’ten vaperotto’lar eşliğinde kolaylıkla gidebileceğiniz oldukça sevimli adanın adeta masallardan fırlamış gibi görünen rengarenk evlerini gördüğünüz zaman, Burano’ya yaklaştığınızı anında anlayacaksınız. Bu noktada bahsi geçen renkli evlerin hikayesi de bir o kadar ilginç. Bu bağlamda yerel balıkçıların, sisli havalarda evlerinin yollarını bulabilmesi için başlatılan bu gelenek, sonrasında bir kurala dönüşerek yürürlüğe girmiş denilebilir. Günümüzde bu adada yaşayan kişilerin, evlerini boyamak maksadıyla devletten hangi renge boyayacaklarına dair özel olarak izin almaları gerekiyor. Bu bağlamda birbirinden renkli evleri görme şansınız da bir o kadar artıyor. Oldukça geniş bir tarih yelpazesine sahip olan İtalya, birbirinden güzel yerleriyle de turistlerin ve yerlilerin favorisi olmuş konumda. Dolayısıyla seyahat planı yaptığınız zaman mutlaka İtalya’ya da şans vermelisiniz. Asla ama asla pişman olmayacaksınız!

Rüya Gibi Bir Destinasyon: İtalya'nın Gökkuşağı Adası Burano

Jodhpur – Hindistan

Sıradaki durağımız Hindistan’da yer alıyor. Adeta maviye boyanmış koskoca bir şehir hayal edin. İşte burası Hindistan’ın Rajasthan eyaletinde yer alan ve bununla birlikte ‘Mavi Şehir’ olarak da adrandırılan Jodhpur, son zamanlarda da birçok turistin seyahat defterinde ilk sırada yer alıyor. Bu akım, Hinduların kast sisteminde en üst sınıfta yer alan Brahmanların evlerini maviye boyamasıyla başlıyor. Tüm bunların sonunda halkın da onları taklit ederek evlerini maviye boyamalarıyla şehir bu olağanüstü görüntüye kavuşuyor. Ayrıyeten Jodhpur’a yolunuz düşerse Jaipur’u, yani nam-ı diğer ‘pembe şehri’ de görmeyi sakın ama sakın unutmayın.

Valparaíso – Şili

Bir sonraki durağımız yine oldukça rağbet gören yerler arasında yer alıyor. Bu bağlamda dünyaca ünlü şair Pablo Neruda’nın da yaşamış olduğu ve şiirlerine konu olan Valparaíso, koloniyal dönemden kalma eşsiz mimarisiyle, aynı zamanda UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan dünyanın en güzel şehirlerinden birisi olarak bilinen Valparaíso, özellikle tarihi liman bölgesini gerçek bir seyir zevkine dönüştüren ve bununla birlikte birbirinden  farklı renk tonlarıyla dikkat çeken evler, günümüzde de mural sanatçıları için de yaratıcılıklarını sergiledikleri bir sanat merkezi olarak faaliyet gösteriyor. Bu bağlamda Şili’ye yolunuz düşerse mutlaka gitmeniz gereken yerlerden birisi olan Valparaíso, her sene olduğu gibi bu sene de yeni ziyaretçilerini mest etmeye hazırlanıyor.

Bo-Kaap, Cape Town – Güney Afrika

Tarihi açıdan benzerlerine aşık atan Cape Town, Yaklaşık olarak 200 yıllık bir geçmişi içinde barındırıyor. Bu noktada Malezya’dan getirilen müslüman kölelerin yaşaması maksadıyla kurulmuş bir mahalle olan bu yer, ziyaretçileri hayrete düşürüyor. Kölelik döneminin kaldırılmasından hemen sonra Müslüman halkın kölelik döneminin acılarını unutabilmesi için mavi, fuşya, sarı ve neon yeşili gibi capcanlı renklere boyadıkları evlerle dolu bu bölge, günümüzde de Cape Town’un en önemli turistik noktalarından birisi olarak biliniyor. Aynı zamanda ramazan ayında evleri boyamanın bir gelenek haline gelmiş olduğu  BoKaap’ta, Hollanda mimarisinden de birbirinden güzel ve etkileyici izler yer alıyor. Dolayısıyla buraya ayıracağınız her bir dakika, size oldukça keyif verecek. Bu atmosfere canlı bir şekilde şahit olmak, sizin de en doğal hakkınız. Bu bağlamda yapılacak olan bir değişiklik, size iyi gelecektir.

La Boca, Boenos Aires – Arjantin

Şimdi de sizi adeta büyüleyecek başka bir rotaya geldik! Buenos Aires’in eski işçi sınıfı semti olarak nam salan La Boca, sakinlerinin Riachuelo Nehri kıyısına kurulu olan tersanelerden toplamış oldukları kalaslar, metaller ve tabii ki boyalarla yaptıkları rengarenk, teneke çatılı evleriyle ünlü olan bir yer olarak bilinen Arjantin, her geçen gün yeni ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor. Tüm bunların yanı sıra her birinin kendine özgü bir tarzı olan bu eşsiz evler, bugünlerde turistlerin de şehirdeki önemli uğrak noktalarından bir tanesi olarak biliniyor. Eğer seyahat rotanızda Arjantin varsa Boenos Aires’e uğramadan gitmeyin.

St. John’s, Newfoundland – Kanada

Son durağımız da oldukça ünlü olan yerlerden birisi Newfoundland. Bu bağlamda Kanada’nın Atlantik kıyısında yer alan St. John’s şehri, özellikle de adını Jelibon şekerlerinden alan, “Jellybean houses” adlı rengarenk birbirinden canlı evlerin yer aldığı şehir merkeziyle de ünlü denilebilir. Aynı zamanda kentin yokuşlarını birbirinden renkli atmosferiyle süsleyen bu Viktorya tarzı evler; kırmızı, mavi, sarı ve yeşil gibi canlı tonlarıyla her gelen ziyaretçiye gerçekten de muhteşem bir manzara sunuyor. Bu noktada siz de kameranızı alıp muhteşem ortamı resmedebilirsiniz. Tüm bunların yanı sıra her bir renk, ayrı bir duyguyu ifade eder. Bu noktada her bir kişinin de kendi rengi olarak adlandırdığı bir favori vardır. Aynı zamanda Newfounfland’da siz de en sevdiğiniz rengi bularak gününüze ayrı bir renk katabileceksiniz!