Türkiye'nin İlk Tescilli Müzik Şehri: Kırşehir

Üzerinde birçok medeniyet barındırmış olan Kırşehir İç Anadolu bölgesinde bulunan bir ilimizdir. Sayısız çağlara ev sahipliği yapmış, zengin kültürüyle öne çıkan Kırşehir bu kez bir güzellikle daha karşımızda. UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı projesince düzenlenen listede Kırşehir ilk tescilli müzik şehri olarak seçildi.

Bilmeyenler için söyleyelim UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı pek çok ülkede bir sürü şehirde bulunan kişilerle kültürel çeşitliliği ve mirası korumayı amaçlayan 2004 yılında başlatılmış bir UNESCO projesidir. 2021 itibariyle Türkiye’nin de içlerinde dâhil olduğu tam 90 ülke ve 295 yaratıcı şehir UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’nda yerini alıyor. 295 şehrin içinden Türkiye’den gastronomi, zanaat ve halk sanatları, tasarım ve müzik alanlarında toplam 7 şehir bulunuyor. Afyonkarahisar, Gaziantep ve Hatay gastronomi alanında yaratıcı şehir olarak seçilmişken, Kütahya ve Bursa zanaat ve halk sanatları kategorisinde bulunuyor. İstanbul tasarım alanında Türkiye’nin yaratıcı şehirler ağında. Müzik alanında Türkiye’de UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’na giren ilk şehir ise Kırşehir.

Kırşehir’in müzik alanında yaratıcı şehir olarak seçilmesinin nedeni şehrin “Abdal” kültürü ve Türk halk edebiyatında önemli bir yere sahip olan bozlak kültürünü günümüze kadar sürdürebilmesi ve koruyabilmesi olmuştur. Bu geleneğin en başında gelen ve Kırşehir’in bu unvanı almasına da en büyük katkıyı yapan kişilerin başında elbette ki Neşet Ertaş yer alıyor. Onun babası Muharrem Ertaş, Aşık Said ve Şemsi Yastıman gibi bozlak kültürünü başarıyla sürdürmüş diğer sanatçıların da Kırşehir’in Yaratıcı Şehirler Ağı’na katılmasında epey büyük bir katkıları var. Müzik alanında tescillenmiş olan bu önemli şehirde peki neler yapılır yazımızda bulabilirsiniz.

Nerelere Gidilmeli

Kırşehir Müzesi

Eğer Kırşehir tarihini yakından tanımak isterseniz, Kırşehir Müzesi’ni ziyaret etmeniz gerekir. Açılması için ilk 1936 yılında çalışmalara başlanmış olsa da, ziyarete açılma yılı 1997’dir. Burada çeşitli medeniyetlerin Kırşehir bölgesinde geçirdikleri zamanlar hakkında bilgi sahibi olabilme şansı yakalayabilirsiniz. Aynı zamanda, şehirdeki günlük yaşama dair izleri bulmak da mümkün. Hem arkeolojik hem de etnografik eserlerin ve kalıntıların yer aldığı müzede toplam 5453 adet eşya bulunmaktadır. Asur döneminden başlayıp, Roma dönemi, Selçuklu ve Osmanlı dönemine kadar uzanan bir periyodu içine alan müzede aynı zamanda Kırşehir’de ortaya çıkan Ahilik Teşkilatı ve onun kurucusu Ahi Evran için ayrılmış bir bölüm de bulunmakta. Bunlara ek olarak, halı dokumanın da şehre büyük katkısından dolayı dokumacılığa ithafen bir bölüm de müzeye eklenmiştir.

Neşet Ertaş Müzesi

Kırşehir’in UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’na müzik alanında girmiş olmasının aslında en önemli temsilcilerinden olan Neşet Ertaş’a adanmış Neşet Ertaş Gönül Sultanları Kültür Evi’ne bir uğramadan olmaz. Değerli sanatçıya ayrılmış olan bir odanın yanı sıra diğer ozan geleneğini sürdürmüş sanatçılar ve çaldıkları sazları için de bilgilendirmeler bulunuyor. Neşet Ertaş aynı zamanda yine UNESCO projesi olan Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi adı altında sanatına gönül vermiş ve kendini adamış biri olarak Yaşayan İnsan Hazineleri Türkiye Ulusal Envanteri'nde de “halk ozanlığı” adı altında yer almaktadır. Onun ve diğer büyük sanatçıların yıllarını vermiş olduğu bu sanatla Kırşehir’in müzik alanında yaratıcı şehir seçilmesi hiç de şaşırtıcı değil.

Ahi Evran Cami

Kırşehir’in en ünlü camisi olan Ahi Evran Cami Ahilik Teşkilatı’nın yani esnaf dayanışma teşkilatının kurucusu olan ve camiye adını veren Ahi Evran adına yaptırılmıştır. İlk olarak 14. yüzyılda zaviye olarak yapılmış olsa da ilerleyen yıllarda camiye dönüştürülmüştür. Kırşehir’in merkezinde bulunan cami şehrin en önemli sembollerindendir.

Japon Bahçesi

Eğer Kırşehir’de bir botanik bahçeyi ziyaret etmek isterseniz Japon Bahçesi bu seçiminiz için en uygun yer olacaktır. Japonya Ortadoğu Kültür Merkezi tarafından 1993 yılında kurulmuş olan bu yer özellikle adının çekiciliğinden de Japon turistler tarafından sıklıkla ziyaret ediliyor. Kırşehir’de bir Japon bahçesinin bulunmasının nedeni ise Japonya Prens’i Takahito Mikasa'nın Kalehöyük kazılarını başlatması anısına oluyor. Kalehöyük’te MÖ 2300’lü yıllara kadar giden bir tarih saklı. İşte buradan çıkan eserler Japon Bahçesi denilen yerde sergileniyor. Hatta Japon arkeologlar Kırşehir’de hala insanlığın geçmişine dair kalıntılar bulmak adına kazı yapmaya günümüzde de devam ediyorlar.

Yapılacak Aktiviteler

Kuş Gözlemciliği

Herkese uygun bir aktivite olmamakla birlikte Kırşehir’de kuş gözlemciliği yapabilirsiniz. Bu aktiviteyi yapabilmeniz için uygun bir alan bile var; Seyfe Gölü. Buranın bir diğer adıysa “Kuş Cenneti” çünkü burada 600 binden fazla çeşitli kuşların bulunduğu biliniyor. Bunların içinde flamingolar, pelikanlar, sumrular, turnalar, leylekler ve daha birçok büyük ve küçük kuş türü bulunuyor. Bu kadar fazla kuş çeşitliliğini bir arada görmek için Seyfe Gölü harika bir seçenek. Diğer şehirlerde böyle bir aktivite yapma fırsatı bulamayabilirsiniz o yüzden Kırşehir’e gelmişken gün batımı eşliğinde hem kuşları hem gölü hem de onları çevreleyen bu doğal güzelliği gözlemleyebilirsiniz.

Sağlık Turizmi

Kırşehir’de kaplıcalar meşhur olunca bir sağlık gezisi yapmadan geri dönmek olmaz. Çoğunlukla kaplıcaların yanında konaklayabileceğiniz yerler de bulunduğu için gezinizi rahatlıkla orada geçirebilirsiniz. Kaplıcaların şifalı sularıyla eklem ağrılarınıza, karaciğer ve mide gibi rahatsızlıklarınıza, diyabette, böbrek taşlarınızda ve üst solunum yolu ile ilgili rahatsızlıklarınızda iyi sonuçlar elde edildiği görülmüştür. Termal kaplıcalar arasında gidebilecekleriniz Terme Kaplıcası, Mahmutlu Kaplıcası ve Karakurt Kaplıcası sayılabilir.

Trekking

Şehirde birçok doğal ve yapay güzellik bulunduğu için trekking yapılabilecek en güzel aktiviteler arasında yerini alıyor. Doğayla iç içe olacağınız zamanları Seyfe ve Obruk göllerinde, Japon Bahçesi’nde, Güzler Piknik Alanı Ve Evcil Hayvan Parkı’nda veya Aşıkpaşa Tabiat Parkı’nda geçirebilirsiniz.