Türkiye’den Etkileyici Açık Hava Müzeleri

Doğal güzellikleriyle olduğu kadar tarihi zenginlikleriyle de göz dolduran ülkemiz, müzeler bakımından da tam bir cennet. Klasiğinden modernine birçok farklı müzeye ev sahipliği yapan Türkiye'nin açık hava müzeleri ayrı bir başlığı hak ediyor.

Pamukkale - Hierapolis, Denizli 

Pamukkale – Hierapolis, Denizli ili sınırı içinde yer alıyor. Aynı zamanda bu bölge, kültürel ve doğal bir değer olarak UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer alıyor. Eşsiz coğrafyası ve tarihi ile her geçen gün ziyaretçilerini büyülüyor. Pamukkale’yi bu kadar özel yapan bir şey var. Kalsiyum oksit içeren suların oluşturmuş olduğu beyaz travertenler! Travertenlerin hemen yakınında bulunan Hierapolis Antik Kenti ise, Helenistik ve Hristiyanlık dönemlerinden kalıntıların bulunduğu oldukça önemli bir açık hava müzesi olarak nitelendirilir. Hierapolis Antik kentinin ismi nereden geliyor biliyor musunuz? Hierapolis,  “Kutsal Şehir” anlamına geliyor. Ayrıyeten kentin bu kutsallığı, binlerce yıl boyunca insanlara şifa veren sıcacık  sularından geliyor. Aynı zamanda bu kent, en parlak dönemini Roma egemenliği zamanında yaşadı. Bu muhteşem yapıyı ziyaret etmelisiniz!

Hattuşa, Çorum  

Anadolu’nun en önemli açık hava müzelerinden bir tanesi kabul edilen Hattuşa (Boğazköy), Çorum’un Boğazkale ilçesi sınırlarında yer alıyor. Aynı zamanda bu yerleşim yeri, Hitit İmparatorluğu’nun başkenti olarak yüzyıllar boyu hizmet vermiştir. Bununla birlikte 1986 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmiştir!  Hattuşa Antik Kenti, ziyaretçilerini Hitit Uygarlığı’nın oldukça gelişmiş sanatı ve mimari örnekleri ile birebir olarak tanıştırıyor. Kentte görülebilen eserlerin birçoğu, MÖ 13.yüzyıldaki büyük yapılanma dönemine ait eserler oluyor. Bu eşsiz açık hava müzesini mutlaka görmelisiniz!

Afrodisias, Aydın  

Afrodisias Antik Kenti, 2017 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girdi! Aynı zamanda bu tarihi kent, Aydın ili sınırları içinde yer alıyor. Üstelik Afrodisias, Türkiye’nin en önemli arkeolojik alanlarından biri sayılıyor! Bu noktada ziyaretçilerini adeta zamanda yolculuğa çıkarıyor. Bu aşamada Afrodisias’ın yerleşim tarihi, MÖ 5. bin yıl ortalarına kadar uzanıyor! Bu kent, MÖ 2. yüzyılda kent devleti (polis) statüsünü kazanıyor. Aynı zamanda Afrodisias’ın arkeolojik önemi, antik dönemde inşa edilmiş olan yapıların ve bunlarla alakalı kabartma ve yazıt örneklerinin oldukça iyi korunmuş olmasından kaynaklanıyor! Bu eşsiz yapıyı görüp mest olmaya hazır mısınız?

Kapadokya, Nevşehir

Kapadokya, 1985 yılından beri UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunuyor! Aynı zamanda Kapadokya bölgesi, doğa ve tarihin iç içe geçtiği olağanüstü bir yer olarak nitelendirilebilir. Kapadokya bölgesi; Nevşehir, Aksaray, Niğde, Kayseri ve Kırşehir illerinin kapsayan alanın tamamı olarak bilinir. Bu bölge, Kalkolitik dönemden günümüze kadar devamlı yerleşim alanı olarak faaliyet göstermiştir. Peki, bölgenin en önemli özelliği olan Peribacaları'nı görmek ister misiniz? Erciyes ve Hasan Dağı’ndan volkanik patlamaları vesilesiyle etrafa yayılan tüflerin rüzgar ve su ile aşınması sonucunda oluşan bu benzersiz yer şekillerini ziyaret etmeyi kaçırmayın!

Adıyaman, Nemrut

Tarihin bilinen en eski yerleşim yerlerinden biri olan Adıyaman, ünü ülke sınırlarını aşmış olan Nemrut’uyla dünya arkeoloji tarihinde de önemli bir yere sahip. MÖ. 163 ve MS. 72 yılları arasında hüküm süren Kommagene Krallığı, antik dönemin güçlü bir uygarlığı konumundaydı ancak ülke sınırlarının en geniş haline geldiği zaman, ismini hepimizin bir şekilde bildiği Kral I. Antiochos dönemiydi. Birçok efsaneye de konu olan Antiochos’un anıt mezarı hala keşfedilemese de, tanrılara ve atalara minnettarlığını göstermek üzere 2150 metre yükseklikteki alana diktirdiği dev heykeller, Helenistik döneme ait en görkemli kalıntılar arasına adını yazdırdı. 
Ünlü aslan heykeli, Cendere Köprüsü, Karakuş Tümülüsü gibi birçok önemli eserin görülebileceği Nemrut, aynı zamanda gün doğumunun ve gün batımının en etkileyici izlenebildiği yerlerden de biri. Sadece bunun için bile bölgeye gelen turistlerin sayısı hiç az değil.

Klazomenai Ören Yeri, Urla

İzmir’in Urla ilçesinde yer alan antik kent, on iki devletten oluşan İon Birliği’nin de bir üyesiydi. Kazıların hala devam ettiği Klazomenai Antik Kenti’nin tarihinin MÖ. 4000’lere kadar uzandığı biliniyor. Antik dönemde çok önemli bir ticari merkez konumunda olan kentinin bir diğer özelliği ise dünyanın en eski zeytinyağı üretim tesisinin burada olması. Öyle ki alandaki atölye kalıntıları MS. 6. yüzyıla tarihleniyor.