Milano’da Mutlaka Görmeniz Gereken 9 Kahvaltı Mekanı

Bir şehri daha yakından tanıyabilmenin en hızlı ve etkili yöntemlerinden biri kahvaltı mekânlarını keşfetmektir. New York, Van, Tokyo ya da Mumbai’yi birbirinden tamamen ayıran kahvaltı gelenekleri,her bir şehri eşsiz kılar. 20’nci yüzyılda modanın başkenti unvanı için yarışan iki şehirden biri olan Milano buna güzel bir örnek. Tarih boyunca Leonardo Da Vinci gibi büyük sanatçılara ev sahipliği yapan Milano’da stil sahibi, şık, lezzetli ve Instagram’da beğeni garantili bir kahvaltı edebilirsiniz. 

Şehirde izleyeceğiniz bir opera, gezeceğiniz etkileyici bir katedral ya da bir moda defilesi kadar sanat dolu bir kahvaltıdan söz ediyoruz. Üstelik her zaman öyle çok büyük paralar ödemenize de gerek yok. 

Sizin için seçtiğimiz mekânları sıralamadan önce geleneksel bir Milano kahvaltısında neler olduğuna bakalım…Bir Milanolu için kahvaltı, kahve ve kruvasan benzeri bir unlu mamul olan brioche anlamına gelir. Kaldığınız otelden çıkıp şehrin dört bir yanındaki pasticcerialardan birine uğrayıp espresso veya kapiçino eşliğinde çikolatalı, fıstık ezmeli,jambonlu veya peynir dolgulu bir brioche sipariş edebilirsiniz. Bir Milanolu gibi kahvaltı etmek istiyorsanız tezgah başında ayakta durup kahvenizi ve brioche’nuzu birkaç yudumda bitirip hayata karışabilirsiniz.

Bar Luce

Ünlü yönetmen Wes Anderson tarafından tasarlanan Bar Luce, pastel renkli mobilyaları ve duvar süslemeleriyle 1950’lerden kalma Milano kafelerini anımsatıyor. Gençken mimar olmak isteyen yönetmen tarafından tasarlanan Bar Luce, yönetmenin film evrenini bilenlerin mutlaka görmesi gereken bir kafe. Menüsündeki lezzetleri ve iç dekorasyonuyla konuklarına bir film seti sunan Bar Luce’yi ziyaret edip bir Wes Anderson filminde yer almanın nasıl bir his olduğunu deneyimleyebilirsiniz. 

Marchesi 1824

Tasarım ve modanın Milano yaşamını nasıl etkilediğini görmek istiyorsanız Marchesi’yi mutlaka ziyaret etmelisiniz. İki asırdır aynı aile tarafından işletilen pastane, özel çikolataları, Milano’ya has bir tatlı olan panettone’si ve kahvaltısıyla ünlü. Milano’daki üç şubesinden biri, dünyanın en eski alışveriş merkezi olan Galleria Vittorio Emanuele II’nin içinde yer alan Marchesi’nin listemizdeki en pahalı mekânlardan biri olduğunu eklemiş olalım. 

Luini

1949 yılında kurulan Luini, enfes hamur işleri yüzünden gün boyu kapısında kuyruk olan küçücük bir dükkân. Jambon, sebze ve ricotta peyniri dolgulu hamur işlerini mutlaka denemelisiniz. Son olarak bir iyi bir de kötü haberimiz var. Oturacak bir yer olmadığı için sadece paket servis alabileceğiniz Luini, Milano’da karnınızı doyurabileceğiniz en lezzetli ve en ucuz yerlerden biri.  

Casa Del Pane 

Ev yapımı İtalyan lezzetleri, gerçek bir espresso ve samimi bir ortam vaat eden Casa Del Pane’de başınızı döndürecek kadar çok seçenek bulabilirsiniz. Milano’nun merkezinde yer alan mekân, hızlı ve lezzetli bir kahvaltı, hatta öğle yemeği için ideal.  

Cova

Kurulduğu 1817’den bu yana modaya uygun bir buluşma mekânı olmaya devam eden Cova, geçmişte Giuseppe Verdi'den Ernest Hemingway'e dek çok sayıda ünlü sanatçının uğrak yeri olmuş. İkinci Dünya Savaşı’nda zarar gördüğü için 1950’de şehrin moda merkezi konumundaki Via Monde Napoleone’ye taşınan Cova, Milano’nun en ikonik kahvaltı mekânlarından biri olarak görülüyor. Çağdaş modanın geçiciliğinden uzak, zamansız bir zerafet sunan Cova’da kahvaltı yapmak, kesinlikle eşsiz bir deneyim. 

Fruteiro

Yerel ve uluslararası sanatçıları bir araya getiren çok sayıda bar ve kafenin bulunduğu Brera bölgesinde yer alan Fruteiro, sağlıklı ve hafif bir kahvaltı isteyenler için oldukça uygun. Brezilya’dan gelen tropik meyvelerden yapılan smoothieleriyle tanınan mekânda meyve suyunun yanı sıra taze meyve, sorbet, yoğurt, salatalar ve tostlar da bulabilirsiniz. 

Macha Cafe

Milano’da Japon kültürünü yansıtan bir kafede kahvaltı etmeye ne dersiniz? Macha Cafe’de alışılmadık bir Milano kahvaltısını, nefis bir yeşil çay eşliğinde yiyebilirsiniz. Matcha çayı aromalı hamur işlerinin iki kültürü buluşturacak şekilde hazırlandığı kafenin vejetaryen dostu olduğunu ekleyelim. 

Crocetta 

Kahvaltıda brioche istemiyorsanız panini ekmekle yapılan eşsiz sandviçler bulabileceğiniz Crocetta’yı ziyaret edebilirsiniz. Her gün klasik ve modern sandviçlerden oluşan farklı bir mönü sunan Crocetta’da mükemmel panini ekmekleriyle yapılan prosciuttolu, karidesli veya fume somonlu sandviçlerin yanı sıra yüksek kaliteli kahve de bulmak mümkün. 

Moleskine Café

Çok sayıda ünlü yazarın tercihi olarak bilinen siyah kaplı defterleriyle ikonikleşen Moleskine, bugün dünyanın dört bir tarafındaki edebiyat tutkunlarını bir araya getiren bir marka. Corso Garibaldi’de bulunan Moleskine Cafe, sanat galerisi ve kitapçı gibi kahvaltı sonrasında gezilecek farklı bölümleri de barındırıyor. Lezzetli bir kahvaltı edebileceğinizi Moleskine Cafe’yi, Milano gezinizde mutlaka ziyaret etmelisiniz.