Yeni Başlayanlar İçin Afrika: Cape Town

Güney Afrika’daki en renkli, en hareketli ve canlı turizm noktalarından bir tanesi Cape Town. Doğal güzellikleri ve kendine özgü ilginç kültürünün yanı sıra aktivitelerinin fazlalığı da gezginlerin burayı tercih etme nedenlerinin başında geliyor.

Pek çok farklı kültürün izlerini ve etkilerini görebildiğimiz Cape Town, tatilcilere unutamayacakları anılar biriktirmeyi vadediyor. Gelin bu ilginç destinasyonla ilgili bilmeniz gereken önemli noktaları bir toparlayalım ve Afrika topraklarına hızlı bir giriş yapalım.

Cape Town’a Nasıl Gidilir?

Cape Town’a ülkemizden direkt uçuş olmadığından ancak aktarmalı olarak şehre inmek mümkündür. Doha, Dubai, Abu Dhabi, Amsterdam, Frankfurt aktarmalı olarak Cape Town’a ulaşabilirsiniz. Ayrıca Cape Town, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını 90 güne kadar vizeden muaf tutmuştur. Bu sebeple gerekli koşullar sağlandığında Cape Town’a vizesiz seyahat etmek mümkündür. 

Cape Town’a Ne Zaman Gidilir?

Cape Town’a gitmek için sıcak ve güneşli havaların yaşandığı Kasım ve Mart aylarını tercih edebilirsiniz. Eğer daha ılıman bir havada ziyaret etmek isterseniz en uygun aylar Nisan – Mayıs aylarıdır. Eğer Masa Dağı gibi dik yerlere çıkmayı planlıyorsanız kış dönemi yoğun bir kar olduğundan zorlanmanız mümkündür. Bu sebeple yaz ya da bahar aylarını tercih etmeniz en doğrusu olacaktır.

Cape Town’da Nereler Görülmeli, Neler Yapılmalı?

Doğal ve Kültürel Yerleri Ziyaret Edin

Güney Afrika’nın turizm açısından en hareketli şehirlerinden olan Cape Town’da birbirinden etkileyici doğal manzaralara tanık olabilirsiniz. Bunlardan birincisi olan Masa Dağı daha önce hiçbir yerde görmediğiniz bir zirve ve zirvede tanık olacağınız büyüleyici bir manzara sunuyor. Masa Dağı özellikle trekking tutkunlarının da favorisi. Burada kaya tırmanışı, trekking yapabilir, kamp kurabilirsiniz. Cape Town’ın bir diğer ilgi çekici noktası Şeytan Zirvesi’dir. Yine trekking tutkunlarının favori rotalarından olan bu alanda bisiklete binmek de mümkün. 

Denize girmek isteyenler için şehirde birbirinden güzel plajların olduğunu da belirtmek gerek. 4 beyaz kumdan oluşan Clifton Plajı hem denize girmek hem de güneşlenmek için en ideal yerlerden birisi. Şehrin bir diğer popüler plajı Camps Bay’de pek çok farklı su sporları yapmak mümkün. Afrika penguenlerini doğal ortamlarında görebileceğiniz Boulders Plajı ise fotoğraf çekmek için daha sonra bulmanız neredeyse imkansız olan benzersiz bir yer. Bunların yanı sıra Cape Yarımadası, Robben Adası, Kirstenbosch ve Harold Porter Botanik bahçelerini de mutlaka gezi listenize eklemenizi öneriyoruz. 

Aktivitelere Katılın

Eğer macera seven biriyseniz Cape Town’da size uygun çeşitli aktivitelere katılmanız mümkün. Bunlardan ilki Sörf ve Kitesurf. Eğer sörf yapmayı seviyorsanız mutlaka uğramanız gereken plajlar Camps Bay ve Muizenberg plajları. Buraya özellikle sörf yapmak için pek çok turistin akın ettiğini belirtmek gerek. Cape Town doğal ve kent alanlarını bisikletle gezmek isterseniz, bisiklet kiralayan yerlerden kiralayacağınız bisikletlerle şehrin farklı bölgelerini ziyaret edebilirsiniz. Cape Town bisikletle gezmek için son derece ideal ve keyifli bir şehir.

Cape Town’ın bir diğer turistik cazibesi de ünlü şarap tadımı turlarıdır. Birbirinden farklı aromalara sahip şarapları bu tur ile tadabilir ve zevkinize göre beğendiklerinizi satın da alabilirsiniz. Bu bölgedeki üzüm bahçelerinden üretilen şaraplar tüm dünyaya yayılıyor. Bu sebeple şarap üretimi bakımından oldukça ünlü bir yer olduğu söylenebilir. 

Şehirde yapabileceğiniz bir diğer heyecanlı aktivite balinaları izlemek olacaktır. Her sene Haziran ve kasım ayları arasında balinaları görmek mümkündür. Cape Town sualtı dünyasını keşfetmeniz açısından da oldukça güzel bir yerdir. Pek çok noktada dalış veya şnorkel turları yapılıyor ve bunlara katılarak siz de heyecanlı bir sualtı yolculuğuna çıkabilirsiniz. 

Cape Town’ın hem doğal hem de kültürel güzelliklerini keşfetmek isterseniz pek çok tura katılmanız mümkün. Örneğin Robben Adası Turu, turistlerin en çok katılım sağladıkları turlardan bir tanesidir. Güney Afrika'nın tarihine ışık tutan bu adayı rehber eşliğinde gezerek daha fazla bilgiye sahip olabilirsiniz. Eğer hazır Cape Town’a gelmişken hediyelik birkaç şey alalım diyorsanız ise uğramanız gereken yer Victoria & Alfred Waterfront bölgesi olacaktır. Bu bölge sayısız mağaza ve dükkanı bulabileceğiniz bir yer. Ayrıca restoran, bar ve kafeler de yine çoğunlukla bu bölgede bulunuyor. Eğer müze gezmeyi seviyorsanız Iziko Güney Afrika Ulusal Müzesi veya District Six Müzesi’ni ziyaret ederek ülkenin zengin tarihini ve kültürünü keşfedebilirsiniz. 

Mutfağını Keşfedin

Şehir, geçmişten günümüze pek çok farklı kültürün etkisi altında kaldığından yemek kültürü de o denli gelişmiştir. Cape Town'da hem geleneksel Güney Afrika yemeklerini hem de uluslararası mutfaklardan seçkileri denemeniz mümkün. Restoran ve kafelerde hemen her damak zevkine uygun seçenekler söz konusudur. Kuzu etinden yapılan Bobotie, Hint mutfağının en özel seçkilerinden Samoosas, Zerdeçal ile sarıya renklendirilen ve baharatlarla zenginleştirilmiş Yellow Rice (Sarı Pilav) deneyebilirsiniz. Bu lezzetlerin yanı sıra sokak yemek kültürünün önemli parçaları Gatsby, Bunny Chow, Vetkoek gibi farklı yiyecekleri tadabilirsiniz.