Miami Geziniz İçin Önemli Notlar

ABD’nin en popüler tatil beldesi olan Miami, 8 kilometrelik sahil şeridi ile deniz, kum ve güneşin tadını sonuna kadar çıkarabileceğiniz ender yerlerden bir tanesidir. Florida eyaletinin doğu kıyısında kalan bu tatil beldesi özellikle South Beach, Little Havana ve çılgın gece hayatı ile ünlüdür. Farklı etnik yapısından dolayı Miami deniz tatilinden çok daha fazlasını sunar. Tropikal iklimin etkisi altında olan şehri seyahat etmek için en uygun dönemler bunaltıcı sıcakların ve şiddetli yağmurların olmadığı Mart, Nisan ve Mayıs aylarıdır.

Kış mevsiminin yaşanmadığı şehirde yıl boyu denizin ve kumsalın tadını çıkararak, sabahlara kadar eğlenebilir, ilgi çekici ulusal parkları ziyaret edebilir veya Kuzey Amerika kıtasının en güney ucuna yani Key West’e giderek müthiş gün batımını izleyebilirsiniz.

İşte Miami’ye geldiğinizde görmeden dönmemeniz gereken başlıca yerler…

Vizcaya Müzesi ve Bahçeleri: Vizcaya özellikle Miami’de görülmesi gereken en önemli yerlerden biridir. İtalyan mimari özelliklerine uygun bir şekilde inşa edilmiş olan bu yapıda görülmesi gereken çok fazla mimari detay bulunmaktadır. 1916 yılında konut olarak inşa edilen Vizcaya, günümüzde gezi noktası haline dönüştürülerek ziyarete açılmıştır. Müze içerisinde antika mobilyalar başta olmak üzere çağdaş sanat eserleri, tablolar, klasik eşyalar ve 15. yüzyıldan kalma sayısız obje yer almaktadır.

Ocean Drive: South Beach’te yer alan Ocean Drive, deco art mimarinin yansıtıldığı yapılarıyla oldukça popüler bir caddedir. Bu caddeye adım attığınızda ilk defa geliyor olsanız bile sanki daha önce gitmiş gibi hissedeceğinize eminiz. Herhangi bir filmde karşınıza çıkabilen Ocean Drive yolu aynı zamanda Kuzey Amerika’nın en çok fotoğraflanan yeri olarak da nam salmıştır.

Art Deco District: Art DecoDistrict, Miami’nin mimarisiyle dikkat çeken sokaklarından biridir. Art Deco olarak adlandırılan sanatsal akıma uygun yapıları; şık ve havalı görüntüsüyle dikkat çektiği için ziyaretçilerin de popüler fotoğraf noktalarından biri haline gelmiştir. Sıra sıra dizilmiş birbirinden keyifli kafelerde zaman geçirip, çekeceğiniz birbirinden güzel fotoğraflarla bu anı mutlaka ölümsüzleştirmelisiniz.

Freedom Tower: Miami fotoğraflarını süsleyen FreedomTower, 1925 yılında inşa edilmiş sekizgen biçimiyle dikkat çeken bir binadır. Bir dönem Miami News için hizmet veren bina, 1960’lı yıllarda Kübalı mültecilerin kabul işlemleri için kullanılmasıyla beraber daha önemli bir nokta haline gelmiştir. Amerikan halkının cömertliğini temsil ettiği bina, sembolik noktalardan biri olmasıyla görülmeye değerdir.

Coral Castle: Ulusal tarihi yerler listesine dahil edilmiş olan CoralCastle, Miami’deki tuhaf ve gizemli duraklardan bir tanesidir. Sevgilisi tarafından düğünlerinden bir önce terk edilen Letonyalı göçmen, heykellerin inşası sırasında 1100 ton mercan kayasını oymuştur. Bu nedenle yapının ismi Mercan Kalesi olarak adlandırılmıştır.

Little Havana: Miami’nin göbeğinde yer alan Little Havana, Küba esintileriyle donatılmış bir sokaktır. Kendine has yaşam tarzlarıyla ilgi çeken Küba’yı merak ediyorsanız Miami’deki bu sokak size kısa bir Küba turu sunacaktır. Küba tarzı hayatın tam anlamıyla yansıtıldığı bu sokakta her yerde puro satıcıları ve Küba kahvesi satan dükkanları görebilirsiniz.

Wynwood Walls: Sokak sanatını seviyorsanız eğer Wynwood Wall tam da görmeniz gereken yerlerden biridir. Şehrin görüntüsünü bozan terk edilmiş noktaları yeniden dönüştüren muhteşem bir akım sayesinde Wynwood Walls meydana gelmiştir. Kullanılmayan noktaların güzelleştirilmesi sayesinde meydana gelen Wynwood, ilginç duvar resimleri ve renk cümbüşleriyle gerçekleştirilen özgün eserleriyle adeta göz kamaştırmaktadır.

Küçük Havana: Ulusal Tarihi Koruma Vakfı tarafından ulusal bir hazine ilan edilen Küçük Havana, 19. Yüzyılın başında çoğu Kübalı sürgün olan binlerce göçmeni karşılamaya başladığında bugünkü canlı mahalle haline gelmiştir.

Miami Hayvanat Bahçesi: Amerika’daki tek subtropikal hayvanat bahçesi olan Miami Hayvanat Bahçesi’nde Afrika fillerinden Bengal kaplanlarına kadar binlerce görülecek şey var. Böyle bir deneyimi daha önce yaşamadığınıza emin olabilirsiniz.

South Beach: South Beach çoğu insanın Miami denildiğinde aklına ilk gelen yerlerden biridir.  Şehrin en canlı noktalarından biri olan South Beach; plajları, açık hava kafeleri, Art Deco mimarisi ve eğlenceli gece hayatıyla ünlüdür.

Jungle Island: Miami’nin cazibe noktalarından olan Jungle Island, eğlenceyi canlı yaşamıyla birleştiren 18 dönümlük bir alanda hizmet vermektedir.  Bu ekolojik macera parkı içerisinde flamingolar ve papağanlar başta olmak üzere 3 bine yakın kuş türü yer almaktadır.

Bill Baggs Cape Florida Eyalet Parkı: Eyalet Parkı içinde bulunan deniz fenerinin geçmişi 1825 yılına uzanmaktadır. Şehrin ayakta durmayı başaran en eski yapılarından biri olan park, deniz fenerini görmenin yanı sıra doğanın tadını çıkarmak ve keyifli vakit geçirmek için de değerlendirilmesi gereken yerlerden biri.

Ayrıca, Miami'deki en iyi restoranları öğrenmek için buraya tıklayıp yazımızı okuyabilirsiniz.