Alaçatı Yeme-İçme Rehberi

Türkiye yazlarının vazgeçilmez noktasına tekrardan geldik. Sörf yelkenini dolduran sert rüzgarı mı dersiniz, ışıltı gece hayatı mı dersiniz, dar sokakların süslediği Rum evlerinin özgünlüğü mü dersiniz bilemeyiz, lakin bu sefer bu popüler tatil beldesinin zengin yeme içme kültürünün derinine ineceğiz. Karşımıza bilmediğimiz veya duymadığımız sürprizler çıkacak. Alaçatı’nın sadece turistik bir tatil beldesi olmaktan çıkıp beraberinden asırlardır taşıdığı damak tadını iliklerimizde hissedeceğiz. O halde sizleri giriş kısmımızda daha fazla sıkmadan içeriğimize geçelim. İyi okumalar dileriz.

Çeşme’nin Yıldızı: Kumru

Yazımıza civarın en popüler yiyeceğinden başladık. Kumrunun aslında kökünün Alaçatı olmadığını, Çeşme’nin merkezi olduğunu söylesek yanılmayız. Lakin kumru, henüz Türkiye’de popülerleşmeden Alaçatı'da tıpkı bir yerel yiyecek gibi satılıyordu. Kumrunun Çeşme’deki ilklerinin Kumrucu Rıza ve Kumrucu Hüseyin’in olduğunu Çeşmeliler bilir. O yüzden Alaçatı’da kumru yemek gibi bir arzunuzun oluştuğu vakit sizleri Kumrucu Hüseyin karşılayacaktır. Ayrıca Kumrucu Erol, Hikmet, Şevki gibi bir çok kumrucu, turistlerin kumru yeme arzusunu karşılamaya devam ediyor. Her yıl bu kumrucuların arasına bir yenisi daha ekleniyor.

Sanırım burada en çok bulacağınız yiyeceklerden başında kumru geliyor. Sabahları ılık suyun dalgasının vurduğu plajda denize giriyorsunuz, öğle yemeği için kumrucuya gidiyorsunuz. Akşamları şık giyinip indiğiniz çarşıda dolaşıyorsunuz, onu görünce canınız çekiyor ve kumru yiyorsunuz. Gece acıkmalarında ilk akla gelen yine o oluyor ve kumru sipariş ediyorsunuz. Çeşme böyle bir yer. Burada insanlar onunla yatıp kalkıyor.

Bir Ege Klasiği: Kabak Çiçeği Dolması

Alaçatı’dan veya batı Ege’den bahsediyorsak aklımıza ilk gelen yiyeceklerin başında gelir kabak çiçeği dolması. Onu Ege’yle bu kadar özdeşleştiren şey ise Ege’nin bereketli zeytinlerinin dolgun yağı şüphesiz. Nasıl zeytinyağsız kabak çiçeği dolması olmaz ise, kabak çiçeği dolmasız Alaçatı olmaz. Gerek Girit’in gerekse de Batı Anadolu’nun bereketli esintilerinin harman olduğu bu yemek gerçekten bu coğrafyaya fazladan bir damak katıyor. Şimdi ise gelelim bu yemeği Alaçatı’da en çok ziyafet edildiği mekana. Alaçatı’nın merkezinden biraz uzakta kalan Asma Yaprağı'nın en çok tercih edilen menüsü kabak çiçeği dolması oluyor. Kendinizi bir Ege köyünün sofrasında hissedeceğiniz asma yaprağı, yörenin ve Ege’nin en güzel yemeklerini sizlere sunan mekanların başında geliyor. Lokantanın dekoru ve doğallığı da cabası.

Rüzgarlı Denizin Leziz Balıkları

Alaçatı’nın bol rüzgarlı serin sularında olgunlaşmış balıkların servis edildiği restaurantlar ise bölgenin en rağbet görenleri. Malum, Alaçatı’nın 1990’lardan itibaren bir muhacir köyü olmaktan çıkıp sosyetik bir diyara dönüşmesiyle balık restaurantları burada yerini almaya başlamıştı. Bol mezeli, ihtişamlı ve cazibelerinin eksik olmadığı bu restaurantların aralarında en parlayan isimlerden biri de Amavi. Deniz mahsulleri ve kokteylleri ile müşterilerine leziz bir fine dining deneyimi yaşatan Amavi’nin karides salatası ve mint cucumber kokteyli en sevilen tatların başında.

Fava Alaçatı ise şüphesiz Alaçatı’nın en saklı kalmış hazinelerinden biri. Lezzetli deniz ürünleriyle beraber getirilen taze mezeleriyle ziyaretçilerine Alaçatı’yı sevdirmeyi başarıyor. Ayrıca hem Alaçatı’nın merkezinde hem de Alaçatı Port’ta bulunan Ferdi Baba ise Alaçatı’nın en şöhretlisi. Mevsimin en taze deniz ürünleri, günlük hazırlanan mezeler, spesiyal lezzetler ve geniş içki menüleri Ferdi Baba’yı benzersiz yapan unsurların başında geliyor. Bu restaurantların yanısıra, gerek Alaçatı Port, gerekse Alaçatı’nın merkezinde kendinize uygun sayısız leziz balık restaurantını bulmak mümkün.

Bir Alaçatı Markası: Sakızlı Muhallebi

Sakız o kadar ilginç bir üründür ki, dünyada en yoğun olarak yanıbaşımızdaki Sakız Adası’nda üretilir. Bu sebeple yıllardır gerek Çeşme’de gerek Sakız Adası’nda bu ürünün üretilişi ve tüketilişi asırlardır alışkanlık haline getirildi. Son yıllarda Çeşme’de üretimi artmaya başlayan ve bu bölgenin havasına en çok soluk katan sakız, en çok muhallebiye yakışıyor. Bir de Alaçatı’mızın bir sakızlı ürünü daha var ki, o da pek popüler. Kendisi sakızlı kurabiye olur. Gerek sakızlı muhallebinin, gerekse de sakızlı kurabiyenin en lezzetlisini Alaçatı’da deneyimleyebilecek yerlerin başında hakiki bir Çeşme kuruluşu olan İmren geliyor. Bu meşhur işletme son birkaç yıla kadar Çeşme Çarşı’da bir restaurant olarak varlığını senelerce sürdürdükten sonra biri Alaçatı'da, diğeri de Çeşme’nin çarşısında olmak üzere iki tatlıcısını açtı. Alaçatı ve Çeşme’nin ferah kokusuna doymadıysanız burası tam size göre. Ayrıca müessesenin fesleğenli dondurmasını da sizlere öneririz.

Ege’nin Olmazsa Olmazı: Meze

Ege’nin sofrasında elbette sadece denizinden çıkarılan ürünler yok. Ama öyle ürünler var ki, denizinden çıkan ürünlerle beraber harika bir ikili oluşturuyorlar. Toprağından zeytinlerin ve çeşit çeşit otların fışkırdığı Ege’nin mezeleri bu coğrafyaya ait yemek kültürünün en önemli ögelerinden birini oluşturuyor. İşte karşınızda Ege’nin birbirinden leziz mezeleri. Hem de Alaçatı’daysanız tam adresindesiniz. Burada mezelerden oldukça iyi anlayan bir işletme var. Dutlu Kahve ziyaretçilerine mezelerinden ve Ege yemeklerinden vaat ettiği lezzeti gerçekleştiriyor. Burada, isminden de anlaşılacağı üzere dut ağacı altında, eşsiz musiki ve leziz tatlarla beraber Ege’yi deneyimlemek yapılabilecek en haz verici aktivite olsa gerek.