Kültür Seyahat
1 Eylül 2022Güncelleme Tarihi: 15 Şubat 2024
Ege Denizi’nde yer alan ve güneşin en yavaş battığı yer olarak bilinen Gökçeada’da sizi karşılayacak çeşit çeşit güzellik var. Türkiye’nin en büyük adası olan Gökçeada aynı zamanda Çanakkale’nin de bir ilçesi. Diğer bir adı “İmroz Adası”. Burada yapabileceğiniz etkinliklerin başında ise gün batımını izlemek geliyor; buraya gelmişken… Sakin bir ada burası. Hâliyle Gökçeada ziyaretçilerine kafalarını dinleyebilecekleri huzurlu ve ıssız bir ortam vadediyor. Öyle ki burası “Cittaslow” yani “Sakin Şehir” unvanını alan ilk ada olmuş. Sahip olduğu bakir koylar, plajlar ve şelaleler doğal güzellikleriyle sizleri büyülerken, rüzgâr sörfü ve tüplü dalış gibi ekstrem spor aktiviteleriyle de eğlence sunuyor. Bahsettiğimiz gibi zevklerinize göre tercih edebileceğiniz pek çok tatil seçeneği var.
Gökçeada’da Gün Batımı
Türkiye’nin en güzel gün batımı noktalarından biri olan Gökçeada’da sizi mest edecek bir gün batımı manzarasına şahit olacaksınız. Özellikle dolunay vaktinde gün battığı sırada diğer taraftan ayın yükselişini izlemek muazzam bir deneyim olarak hafızalarınıza kazınacak. Burada gün batımını izlemek için en doğru yer neresi, diye sorarsanız eğer; sizlere hemen Yıldız Koyu ve Tepeköy’den bahsedebiliriz. Buralarda anıt çınarın yer aldığı bölgelerde gün batımı manzarasının gözlerinizin önünde belirmesini bekleyebilirsiniz. Tepeköy’de ayrıca Yorgo’nun tavernasında şarap içebilirsiniz. Havanın açık olduğu bir günü burada geçirmeyi tercih ettiyseniz, o zaman sizleri Yunanistan’ın Semadirek Adası’nın da görüş alanınıza girdiği, eşi benzeri bulunamayacak bir manzara karşılayacak. Öyleyse siz de güneşi en son gören kişi olmak için bu adayı ziyaret edin.
Gökçeada Sualtı Milli Parkı
Ülkemizin ilk ve tek sualtı parkı olan bu milli park adeta bir müze gibi. El değmemiş doğası ve zengin canlı çeşitliliğiyle Gökçeada Sualtı Milli Parkı, Yıldızkoy ve Kuzulimanı arasında yer alıyor. Buraya karadan en kolay ulaşım sağlayabileceğiniz yer olan Yıldızkoy’un tertemiz sularında yüzebilir ve dilerseniz balık tutabilirsiniz. Parkın diğer bölgelerinde ise dalış için izin alınması gerekmesiyle birlikte, avlanma gibi faaliyetler de yasak kabul ediliyor. Sualtı mağaraları Park Şelaleli Koy'da son buluyor.
Gökçeada Kent Müzesi
Bu müzeyi ziyaret ettiğinizde adanın tarihi ve sosyal yaşantısı hakkında bilgi sahibi olabileceğiniz keyifli bir gezi sizi bekliyor olacak. 2018 yılında en iyi kent müzesi unvanının sahibi olan bu mekân, adanın eski yerlilerinin; yani Rumların eşyalarını, onların o zamanki hayatının sadeliğini ve naifliğini görmek isterseniz uğramanız gereken tek adres. Gezdiğiniz bir yerin günümüze kadar uzanan zamanda nasıl bir süreçten geçtiğini görmek eminiz sizleri duygulandıracak ve bu şüphesiz ki Gökçeada Kent Müzesi, gezgin olmanın en keyifli noktalarından biri.
Gökçeada Tuz Gölü
Gökçeada’nın merkezine on bir kilometre kadar uzaklıkta olan bu doğal güzellik, adanın güneydoğu tarafında ve Kefalos Plajı’nın yanında yer alıyor. Burası aynı zamanda bir doğal kaynak; çünkü adanın ihtiyaç duyduğu tuzu yeterince karşılıyor. Çeşitli hastalıklara da şifa olabilen Gökçeada Tuz Gölü, burayı ziyaret edenlerce çamur banyosu gibi etkinliklerin de yapıldığı bir alan. Hâliyle bu gölün turistlerin dikkatini de fazlasıyla çektiğini söyleyebiliriz. Turistlerin ilgisinin yüksek olduğu bu gölün bahsedeceğimiz özellikleri yalnızca bunlarla da sınırlı değil; sonbahar mevsiminde gölde flamingoların ortaya çıktığını göreceksiniz. Eğer bu renkli ve güzel manzarayı kaçırmak istemezseniz burayı bu mevsimde ziyaret etmenizi öneririz.
Aya Marina Kilisesi
Dereköy’de yer alan Aya Marina Kilisesi ilçenin merkezine on beş kilometre kadar uzakta bulunuyor. Buraya merkezden özel araçlarla ulaşmak mümkün. Bahsettiğimiz gibi bir zamanlar Gökçeada’da Rum halkı yaşam sürdüğü için, onların köyleri adanın pek çok yerinde hâlâ varlığını koruyor. Dereköy de bu köylerden biri. Şu anda ibadete kapalı olan Aya Marina Kilisesi bu köyde yer alıyor. Kilise restorasyon geçireli uzun zaman olmamış. Günümüzde kilisenin içine girmek mümkün değil ancak ona dışarıdan bakmanın ziyarete değeceğini ve kilisenin mimarisiyle sizleri etkileyeceğini düşünüyoruz.
Gökçeada Kaya Mezarı
Adanın güneyinde yer alan, kaya mezarı olarak adlandırılan yerde iki adet tarihî kaya mezarı mevcut. Arkasından bakıldığında tek bir kayaymış gibi gözükse de kayalara önden baktığınızda iki tane olduklarını anlayabilirsiniz. Roma döneminden günümüze ulaştığı tahmin edilen kaya mezarlarının nasıl yapıldığı ise henüz net bir şekilde bilinmemekte. Adanın merkezinden beş kilometre uzaklıkta bulunan bu alana özel araçlarla rahatça ulaşabilirsiniz.
Gökçeada’da Sörf Deneyimi
Gökçeada en çok rüzgarlı havası ile bilinir. Berrak su ile rüzgarı bir arada düşündüğünüzde Sörf, Gökçeada’nın vazgeçilmez aktivitesi haline geliyor. Gökçeada’da sörf yapmak i stiyorsanız Güzelce Koyu ve Kefalos tam adresi. Sörf yapmayı bilmiyorum ama deneyimlemek çok istiyorum ya da eğitimini almak istiyorum diyorsanız Kefalos, sörf okullarına ev sahipliği yapıyor.
Gökçeada Höyükleri
Gökçeada’nın geçmişi M.Ö 7 bin yılına kadar dayanıyor. Ada’da Yeni Bademli Höyüğü Tunç Çağı’na kadar dayanırken, yapılan araştırmalara göre Uğurlu Höyüğü’nün tarihi bizi 7000 yıl öncesine götürüyor. Trakya Üniversitesi’nin hala araştırmaları ve kazıları devam ediyor.