Culture & Travel
15 February 2021Güncelleme Tarihi: 14 March 2022
Doğu Ekspresi: Kars
Doğu Ekspresi, Türkiye’nin en çok ilgi gören seyahat trendlerinden biri. Ankara-Kars arasında faaliyet gösteren sefer, her gün bu eşsiz güzergahı deneyimlemek isteyen yüzlerce insanı misafir ediyor. Gökyüzünün yerle yakınlaştığı, Anadolu’nun bağrından geçen eşsiz bir rotayı takip eden doğu ekspresiyle Kars’a yapılacak bir seyahat, hayat boyu unutulmayacak bir deneyim anlamına da geliyor.
Uzun yıllardır seferlerine devam eden Doğu Ekspresi, sosyal medyanın tam anlamıyla patladığı 2017’de popülerleşti. Üstelik bu sefere özellikle 18 ila 25 yaş arasındaki gençler büyük ilgi gösteriyor. TCDD’nin Ankara-Kars arası Doğu Ekspresi seferlerine haftalar boyu bilet bulunamıyor, hatta biletler yok satıyor.
Kars yolculuğu gençler için Anadolu’yu yeniden keşfetme ve dijital çağın içinde bir zaman yolculuğu yapma fırsatı sunuyor. Tarihi kenti keşfetmek, hafta sonunu orada geçirmek isteyen insanlar akın akın Kars’a giderken alışkanlıklarını da beraberinde götürüyor kuşkusuz. Her kilometresinde, her durağında fotoğraflar çekiliyor, story’ler oluşturulup takipçilerle paylaşılıyor. Öyle ki sosyal medyada Kars treni “Like Treni” olarak bile anılıyor.Bir asır öncesinin gözde ulaşım yöntemini kullanan gençler, telefonlarıyla bir sonraki durakta getirilmek üzere kebap siparişleri veriyor.
Ankara’dan yola çıkan tren, Kayseri, Sivas, Erzincan ve Erzurum üzerinden geçerek Kars’a ulaşıyor. Bu masalsı yolculuğa çıkabilmek için öncelikle Ankara’ya ulaşmanız gerekiyor. Ankara’dan yola çıkarak eşsiz bir haftasonu kaçamağı yapabileceğiniz Doğu ekspresi ile 24 saatlik bir yolculukla önce Sarıkamış’a, oradan da Kars’a ulaşabilirsiniz. Gökyüzünün yeryüzüne çok daha yakın olduğu,yol üstünde gördüğünüz manzara, tadına baktığınız lezzetler ve tanıştığınız insanlar sayesinde unutulmaz bir seyahat deneyimleyeceğinizden emin olabilirsiniz.
İstanbul Havalimanı’ndan kolayca Ankara’ya ulaşarak keyifli bir hafta sonu geçirebilirsiniz. Kars’a vardığınız cumartesi akşamı yerel lezzetlerin tadına bakabileceğiniz restoranları keşfedebilir ve Rus işgalinden kalan tarihi evlerle dolu sokaklarda Orhan Pamuk’un Kars’ı anlattığı “Kar” romanında yaşıyormuş gibi amaçsızca dolaşabilirsiniz. Ertesi günü Ani Harabeleri’ne ve Kars Kalesi’ne ayırmak mümkün.
Pazar gününü Kars, Ani Harabeleri ve Çıldır Gölü’ne ayırmalısınız. Ocak ve şubat aylarında kışın en yoğun günlerini yaşayan Kars’ı mutlaka kar manzarası eşliğinde ziyaret etmenizi tavsiye ederiz. Bu mevsimde gittiğinizde Sarıkamış’ta kayak keyfi yapabilir ve Çıldır Gölü’nü donmuşken ziyaret edebilirsiniz. Öte yandan mayıs ve haziran aylarında yeşilin binbir tonunu görebileceğiniz bir gezi de organize edebilirsiniz. Dönüş için en kolay yöntem ise kuşkusuz Kars ile İstanbul arasında yapılacak bir hava yolculuğu…