Nordik Seyahat: Kopenhag Gezilecek Yerler

İskandinavya'nın çekici güzelliğinin ortasında yer alan Danimarka'nın büyüleyici başkenti Kopenhag, zengin tarih, kültür ve günümüz canlılığıyla gezginleri cezbediyor. İkonik simge yapıları ve büyüleyici kanallarından canlı mutfak ortamına ve çevreye duyarlı değerlerine kadar Kopenhag, eski ile yeniyi kusursuz bir şekilde harmanlayan ve her ziyaretçiye unutulmaz bir deneyim sunan harika bir şehirdir.

Nyhavn

Nyhavn, Kopenhag şehrinin en büyüleyici ve renkli bölgelerinden biridir ve şehrin kalbinde yer almaktadır. Buranın fotoğrafını herkes en az bir kere muhakkak görmüştür.  Nyhavn, 17. yüzyılın başlarında bir ticaret limanı olarak kurulmuş ve her zaman bir faaliyet merkezi olmuştur. O dönemlerde bölge hızla büyümüş ve birçok depoya, gemiye ve denizciye ev sahipliği yapmıştır. Bugün ise bölge hem turistler için hem de bölge sakinleri için popüler bir destinasyondur. 

Nyhavn renkli ve eşsiz mimarisiyle tanınır. Evler kırmızı çatılı ve beyaz duvarlı geleneksel tarzda inşa edilmiştir. Bölge, ziyaretçilere eşsiz bir deneyim sunan rahat kafeler, restoranlar ve barlarla doludur. Nyhavn sahilde yer alır ve denizin ve çevredeki manzaranın muhteşem manzarasını bizlere sunar. Bu yüzden burası harika bir fotoğraf fırsatı sunan büyüleyici ve renkli teknelerle doludur. 

Bölge, gün batımının keyfini çıkarmak veya kanal boyunca yürüyüş yapmak için de eşsiz bir yerdir. Genel olarak Nyhavn, çarpıcı mimarisi, canlı kültürü ve eşsiz atmosferi nedeniyle Kopenhag'da mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir cazibe merkezidir  ve benzersiz bir deneyim arayan tüm gezginler için rakipsiz bir destinasyondur.

Ny Carlsberg Glyptotek

Ny Carlsberg Glyptotek Müzesi Kopenhag’da sanat ve kültür tutkusu olan zengin bir girişimci olan Carl Jacobsen'in koleksiyonunun sergilendiği güzel bir müzedir. Müze, dünyanın en ünlü eserlerinden bazıları da dâhil olmak üzere birçok ünlü antik heykel eseriyle doludur. Bunların içinde çok sayıda antik Yunan ve Roma heykelinin yanı sıra Mısır, Asur ve Uzak Doğu sanat koleksiyonları da bulunmaktadır. 

Müzenin koleksiyonu, Parthenon mermerleri, Farnese Herkül ve Borghese Koleksiyonu gibi önemli noktalarla dünyanın en kapsamlı koleksiyonlarından biri olarak kabul ediliyor. Müze, Kopenhag'ın rengarenk binaları ve sahiliyle popüler bir destinasyon olan ve yukarıda da bahsettiğimiz Nyhavn'ın güzel bölgesinde yer alıyor. Müzeye kolayca ulaşılabilir ve Kopenhag’da güzel bir gün geçirmek için harika bir yoldur. Bu müze antik heykellerle ilgilenen her gezginin mutlaka ziyaret etmesi gereken bir yer.

Amalienborg Sarayı

Kopenhag’da bulunan Amalienborg Sarayı yalnızca şehrin değil Danimarka'nın da en önemli simge yapılarından biri olarak sayılmaktadır ve Danimarka kraliyet ailesinin resmi ikametgâhı olarak da hizmet vermektedir. Amalienborg Sarayı'nın hikâyesi, 18. yüzyılın ortalarında Kral V. Frederick'in Kopenhag'daki eski evini yenilemeye çalışmasıyla başlamış. İnşaat 1750 yılında başlanan saray ve on yıl içinde birbirinin aynısı dört soylu aile için dört görkemli konak olarak yapılmış daha sonra yeniden tasarlanmış ve bugün gördüğümüz ikonik sarayı oluşturacak şekilde birbirine bağlanmıştır. 

Amalienborg Sarayı halka açıktır ve sarayın devlet odalarına ve kraliyet dairelerine rehberli turlar sunmaktadır. Turistler ayrıca ücretsiz ve halka açık olan saray arazisinde ve müzesinde gezinebilirler. 

Kopenhag'ın belki de en ikonik ve ünlü manzaralarından biri, Amalienborg Sarayı'nın önünde gerçekleşen günlük “Nöbetçi Değişimi”dir. Geçmişi 17. yüzyıla kadar uzanan asırlık bir gelenek olan tören, kenti ziyaret eden turistlerin mutlaka görmesi gereken bir etkinlik. Güzel ve önemli bir dönüm noktası olmasının yanı sıra Amalienborg Sarayı, Danimarka tarihi ve kültürünün ayrılmaz bir parçasıdır ve Kopenhag'ı ziyaret eden herkesin mutlaka görmesi gereken bir yerdir.

Tivoli Bahçeleri

Hans Christian Andersen ve Walt Disney’in bile buradan esinlendiği Tivoli Bahçeleri 1843 yılında kurulmuş büyüleyici bir eğlence parkıdır. Bir buçuk asırdan fazla bir süredir ziyaretçilerin kalbini büyülemiş ve dünyanın en sevilen ve ikonik destinasyonlarından biri olarak ün kazanan bu insanların sıklıkla tercih ettiği pek çok hazine arasında Rutschebanen Hız Treni parkın kalıcı mirasının sembolü rolünde. 1914 yılında inşa edilen bu tren, heyecan verici kıvrımları ve dönüşleriyle nesiller boyu insanları eğlendirmeye devam ediyor. Hız treninin kalıcı varlığı parkın yeniliği benimserken mirasını koruma konusundaki kararlılığının da adeta bir kanıtı. 

Tivoli Bahçeleri'nin bir diğer cevheri ise, 1837'den bu yana parkın sahnelerini süsleyen ve dünyaca ünlü bir topluluk olan Tivoli Orkestrası'dır. Kusursuz müzisyenliği ve büyüleyici performanslarıyla tanınan Tivoli Orkestrası, parkın kültürel kimliğini şekillendirmede önemli bir rol oynamış ve parkın kültürel kimliğini ortaya çıkarmıştır. Burada okumaktan ziyade büyüleyici atmosferini kendinizin görmesini öneririz.

Rundetårn 

“Yuvarlak Kule” anlamına gelen Rundetårn Kopenhag şehrinin en ikonik simge yapılarından biridir ve benzersiz mimarisi ve büyüleyici tarihiyle tanınır. Yuvarlak Kule 17. yüzyılın sonlarında inşa edilmiştir ve Kopenhag'ın ayakta kalan en eski binasıdır. Kral Christian IV tarafından düşman gemilerinin yaklaşmasını izlemek için gözetleme kulesi olarak yaptırılmıştır. Aynı zamanda yıldızları incelemek için bir gözlemevi rolündedir. Gözlem yapabileceğiniz gözlem güvertesi, Yuvarlak Kule'nin tepesinde yer alır ve Kopenhag şehrinin eşsiz manzarasını sunar. Şehrin en yüksek gözlem noktasıdır ve asansörle ulaşılabilir. 

Yuvarlak Kule, Kopenhag'ı ziyaret ederken kaçırılmaması gereken büyüleyici bir cazibe merkezidir. Elbette burada sadece ziyaret edebileceğiniz gözlem güvertesi yok. Bir zamanlar kütüphane olan ve zamanında Hans Christian Andersen’ın da ziyaret ettiği yerde şimdi bir sanat, tarih ve bilim sergilerine ev sahipliği yapan bir sergi alanı da mevcut. Yıllar içinde uyarlanan ve dönüştürülen eşsiz bir tarihe sahip olan Rundetårn Rönesans mimarisinin büyüleyici bir örneğidir. Her yaştan ziyaretçinin mutlaka görmesi gereken bir cazibe merkezidir ve şehrin tarihini ve kültürünü deneyimlemenin harika bir yoludur.