Kültür Seyahat

25 Ekim 2022
Öykü Yalçın @Oykununoykuleri
Öykü Yalçın @Oykununoykuleri

Bir rotayı kafamıza ve hayallerimize yerleştirip o destinasyona uçak bileti bulduğumuzda veya arabaya atlayıp yola çıkmak istediğimizde ilk aklımıza gelen soru; buraya hangi mevsimde gidileceğidir. Seyahat etmek içinse en keyifli aylar, sonbahar mevsiminin kolları altına toplanır. Yeri gelir fotografik manzaralar, yeri gelir doğa ve şehir hayatı, lakin hep deneyimlerle dolu keyif alacağınız seçilmiş rotaları sizlere tavsiye etmek istedim! Peki Sonbaharda Gezilecek 5 Rota Önerisi nelerdir?

Sonbahar Rotası-1

1. MASAL ŞEHİR SİZİ ÇAĞIRIYOR: KAPADOKYA

60 milyon yıllık bir aşktan bahsediyoruz. O kadar mistik, popülerliğine rağmen gizli kalmış hazineleri bünyesinde saklayan, her seyahatinizde farklı deneyimlerle eve dönebileceğiniz bir coğrafya ki sevmemek mümkün değil. Kırk defa gitseniz yine de doyamayacağınız, doğa harikası bir seyahat rotası.

Hititler, Persler, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılara ev sahipliği yapmış, anlat anlat bitmeyecek bir tarihi olan bu bölgenin öyküsü ne mi? Zamanında Erciyes ve Hasandağı volkanik dağlarken, 60 milyon yıl önce Güllüdağ ile birlikte püskürtülen lavlarla, yıllar boyunca rüzgâr ve yağmurun iziyle, birçok doğa olayı sonucunda peri bacaları gibi bölgenin yer şekilleri oluşmuş. Tabii işin rivayet kısmında peri bacalarının bir insan ve peri kızının yasak aşkının öyküsü sonucu oluştuğuna inanılıyor.

Kapadokya’da yapabileceğiniz aktiviteler, araçla veya ATV kiralayarak Peribacaları & Vadi Gezileri yapmak, balon turu, Avanos’ta çanak yapımı, Ürgüp’te şarap tadımı olabilir. Testi kebabı yemeden dönmeyin.

Sonbahar Rotası-Kapadokya

2. ORTA AVRUPA’YA SONBAHAR RENKLERİNİN EN ÇOK YAKIŞTIĞI ŞEHİR: PRAG

İlk Avrupa seyahati için en uygun duraklardan, seyahatte bütçenizi yormayacak en hesaplı şehirlerden. Bir de sonbahar ona çok yakışıyor. Az vaktiniz varsa, hafta sonuna iki gün bağlayıp 3 gece konaklama ile bu şehri keyifle gezersiniz. Tüm zamanınızı turistik noktaların yoğunlukta olduğu Prag 1 bölgesinde geçirecekseniz oh ne ala, belki farklı keşifler peşinde diğer bölgeleri ziyaret etmek isterseniz biraz daha vakit gerekir ama 3 geceyi denkleştirdiniz mi hiç düşünmeden atlayıp gidin!

Sonbaharın sarı, turuncu, yeşil karışımlarının oluşturduğu renk paleti Prag’a öyle yakışıyor ki, adeta tablo! Prag’a ulaştığınızda ilk olarak kendinizi Old Town Square‘e yani Eski Şehir Meydanı’na atın. Bir yanınız Astronomik Saat Kulesi, bir yanınız sokak yemeği satan tezgahlar, gözün görebildiği her yer ise muhteşem mimari! Saat başı Astronomik Saat Kulesi’nde havarilerin camda yer değiştirdiği gösteri tam bir pazarlama harikası. Dünyanın en basit ama en ilgi çeken şovu olabilir.

Meydanda yer alan Tyn Church‘de kilise içinde canlı canlı Mozart dinleyebilir, buraların meşhur tatlısı Trdelnik’i deneyimleyebilirsiniz. Kepler’in, Gezegensel Hareket Yasası’nı bulduğu Ulusal Kütüphane’yi gezdikten sonra Klementinum çıkışında Charles Bridge, Kafka Müzesi ve Letna Park listenizde olmalı. Geceyi sonlandırmak için en güzel adres dünyaca ünlü kokteylleri olan Hemingway Bar! Prag Kalesi yoluna düşüp yürüye yürüye Strahov Manastırı‘na ulaştığınızda göreceğiniz kütüphane bu geziyi sizin için unutulmaz kılacak.

Sonbahar Rotası-Prag

3. BU ŞEHRİ SEVMEMEK MÜMKÜN DEĞİL: BARSELONA

Öyle bir şehir düşünün ki sınırları dahilinde bulunduğunuz her dakika size keyif verecek bir aura taşıyor. Sonbahar Barselona’ya çok yakışıyor, ideal sıcaklık şehri yürüyerek gezerken seyahatinizi güzelleştiriyor. Her gittiğinizde eğlenir, ister eşiniz dostunuz ile ister tek başınıza keşfedersiniz Barselona’yı. Bu şehri sevmemeniz mümkün değil!

Barselona ne kadar İspanya’nın en popüler şehirlerinden olsa da aslında Katalanların yoğun olduğu bir bölge. Barselona en az 3 tam günde üstünkörü gezilir; turistik gezi için ise 5 gün idealdir. Avrupa’da balayı yapmak için en mantıklı şehirlerden biri. Üstelik civardaki şehirleri gezmek için araba kiralayıp minik bir İspanya road trip macerası yapmak da aşırı güzel olmaz mı?

Passeig De Gracia çevresinde konaklayabilirsiniz. Burası Casa Mila ve Casa Batllo’nun da üzerinde yer aldığı çok merkezi bir konum. Bu ülkede yeme içme dediğimizde ilk aklımıza gelen lezzetler tapaslar. Patatas Bravas ve Paella yemeden, Sangria içilmeden dönülmez.

Plaça de Catalunya, Barri Gotic en keyifli gezi noktalarından. Gotik mahallede gezerken, Santa Maria Del Pi, Barselona Katedrali, Santa Caterina Market, Picasso Müzesi, Santa Maria Del Mar‘a uğramayı unutmayın.

Port Vell ise sokakları arkanızda bırakıp sahile kavuştuğunuz yer. Marinaya ulaşınca ilk iş Kristof Kolomb anıtına doğru yürüyün. Katalanlar Kolomb’un Katalan olduğunu iddia ediyor. Bu heykelden sonra palmiyeler arası yürüyüşünüzü de tamamladığınıza göre tekrar içeri girip meşhur La Rambla üzerinde yürüyebilirsiniz. 

Palau Güell ise La Rambla’dan hemen sol tarafa giren bir sokakta sizi bekliyor. Barselona’yı Barselona yapan meşhur, çılgın mimar Gaudi’nin acemilik eseri. Diğer eserleri kadar ihtişamlı değil dışarıdan ama çatısıyla yine kendini belli ediyor.

La Sagrada Familia, Gaudi’nin hayatını adadığı, diğer eserlerinden kazandığı parayı yatırdığı, güzelliğine bakmak için geri geri giderken tramvay altında kalıp ölmesine neden olan, bitmeyen katedral. Ölümünün 100. yılında bitirilmesi istense de yetişmeyecek gibi duruyor. Şu an ise halkın desteği ile yapılan ödemelerle devam ediyor. Öldükten sonra devam etmeli mi bence tartışılır. Mesela Salvador Dali’ye teklif edilmiş ama o kabul etmemiş. Gaudi’nin orijinal çizimleri yok olduğu için şu an tahminler üzerinden devam ediyor.

Platja De La Barceloneta da yürüyüş yapmadan, Palau Dalmases – Espai Barroc’da flamenko izlemeden dönmeyin.

Sonbahar Rotası-Barselona

4. ORTA ASYA’DAN GELİP AVRUPA’YA YERLEŞEN MACARLARIN EVİ: BUDAPEŞTE

Avrupa’nın en alternatif rotasında, Tuna Nehri Budapeşte’yi ortadan ikiye ayırıyor. Buda bölgesi daha dağlık ve sakinken, Peşte bölgesi çok canlı, görülmesi gereken hemen hemen tüm noktaların yer aldığı ve konaklama için size önerdiğim bölge. Buda su, Peşte ise ateş demek. İşte bu yüzden Budapeşte su ve ateşin şehri.

Budapeşte’de konaklama konusunda en önemli nokta 7.bölge olarak geçen Jewish District’de kalmanız. Burası Avrupa’nın en büyük sinagogu olan Central Synagogue’un olduğu Yahudi mahallesi. Hem otel fiyatları uygun hem daha lokal kafe ve restoranlar var hem de Budapeşte’nin meşhur ruin barları yani harabelerin içindeki eğlence mekanları bu bölgede. 

Erzebet Ter’de yer alan havuza ayaklarınızı uzatıp bir şeyler içerken insanlarla sosyalleşin, Budapest Eye isimli dönme dolapta da fotoğraf çekin.

Budapeşte’yi gezmek için Free Walking Tour’lara katılmalısınız. Ücretsiz yürüyüş turu olarak geçen bu aktivite her gün saat 10:30’da Vaci Utca’da bulunan Vörösmarty Meydanı’ndaki aslan heykelinin önünden kalkıyor. Tur adı üzerinde ücretsiz ve 3 saat süren bir yürüyüş ile rehberiniz öncülüğünde şehri keşfediyorsunuz. Hem çok ama çok önemli ancak yerli bir rehberden öğrenebileceğiniz hikayeleri dinliyor hem de bolca tavsiye alıyorsunuz. 

Yeşil köprü Liberty Bridge’in arkasındaki dağda yer alan heykel Özgürlük Heykeli’ni görecek, Royal Palace’ı fotoğraflayacaksınız. Hristiyanlığı ilk kabul eden kral olan Aziz Stefan adına yaptırılan bazilikaya gidiyorsunuz. Chain Bridge yani halk arasında aslanlı köprü olarak anılan Zincirli Köprü’den geçerek kendinizi Buda tarafına atabilirsiniz. 5 dakika bir tırmanış yaparak Castle Hill tepesine ulaşıyorsunuz. Yine buradan da manzara şahane. Buradaki kuş heykeli onlar için önemli çünkü göçerken bu kuşun ağzına bir kılıç verdiklerine ve onun önderliğinde bu toprakları bulduklarına inanıyorlar.

Kanuni Sultan Süleyman Budapeşte’yi fethettiğinde bir süre cami olarak kullanılmış Matthias Kilisesi ve adını orta çağda şehri savunmaktan sorumlu Balıkçılar Cemiyetinden almış Balıkçı Burcu ise sizi kendine hayran bırakacak güzellikte Buda tarafının son gezi noktası. Burada 7 kule var. Bu kuleler 7 Macar boyunu temsil ediyor.

Baharatlı acı paprikalı krepleri, gulaş çorbası mutlaka denenmeli. Hediye olarak getirilen Palinka içkisi alınabilir.

Sonbahar Rotası-Barselona

5. YAVRU VATANI KEŞFETMEK: KIBRIS

Kıbrıs’ın bilinmeyen yüzünü keşfetmek için hazır mısınız? Kıbrıs tatili ile Kıbrıs gezisi çok farklı şeyler. Yavru Vatan’da ne çok gezilecek, görülecek yer var inanamazsınız! Daha önceden Kıbrıs’a gitmiş ama bu toprakları karış karış gezmemişseniz bu seçenek tam size göre.

KKTC sadece Türkiye tarafından tanınan bir ülke. Yolculuğunuzu Dış Hatlardan gidiş şeklinde yapıyorsunuz. Ama ülkeden kimliğiniz ile çıkabiliyorsunuz. Akdeniz’in 3.büyük adası Kıbrıs’ın Tarihini özetlersek 1960’ta Kıbrıs Cumhuriyeti kurulana kadar yıllarca Venedik, Osmanlı, İngiltere himayesinde kalmış. 1960-74 yıllarında Rum ve Türk ilişkileri savaşın habercisiymiş. Nitekim 21 Aralık 1963’te başlayan ve 10 gün süren Rum katliamına Kanlı Noel adı verilmiş. 1974’te Türkiye Kıbrıs Harekâtı’nı düzenlemiş ve adanın %37’si Türklerin olmuş. Türkiye’den göçmenler teşvik ile getirilmiş. Günümüzde KKTC tanınmıyor ama Güney Kıbrıs AB’ye üye.

Kıbrıs’ta trafik sağ şeritten akıyor yani direksiyon sağda. Önce çok zor olabilir ama araba kiralayarak gezmek en keyiflisi.

Kıbrıs’ın Ünlü Yemekleri dediğimizde aklımıza ilk gelen Şeftali Kebabı. İçinde şeftali olmayan bu kebap Şef Ali’nin eseriymiş. Kıyma, soğan ve maydanozdan yapılıyor.

Seyahatimizin ilk gününe Gazimağusa’da başlayabilirsiniz. Salamis Antik Kenti, Barnabas Kilisesi, Venedik Sarayı ve Namık Kemal’in Zindanı’nı ziyaret edebilirsiniz. Bu bölge tarihi açıdan çok zengin surlar içinde yer alıyor. Lala Mustafa Paşa Camii çok ihtişamlı. Asıl adı St. Nicolas Katedrali. Bölgedeki pek çok kilise tepesine minare kondurularak camiye dönüştürülmüş. 

Barış Harekatı esnasında Türkiye tarafından ele geçirilen ve boşaltılan yasak bölge Maraş ise Gazimağusa’nın bir mahallesi. Aslında Kıbrıs’ın en gözde turizm noktası. Girne’ye yani Kyrenia’ya dönüşte ise ilk günün son durağı Bellapais Manastırı olsun çünkü manzara izleme noktası olarak seyahatinizi güzelleştirecek.

Gezinizin ikinci günü Lefkoşa yani Nicosia’da gezilecek yerler üstüne kurulu olsun. Barbarlık Müzesi, Büyük Han, Selimiye Camii öncelikli olarak Mavi Köşk, Girne Kalesi, Batık Gemi Müzesi, Saint Hilarion Kalesi de gezilecek yerler arasında.

Sonbahar Rotası-Kıbrıs

Seçeceğiniz rota neresi olursa olsun bu listedeki şehirler ve ülkeler size unutulmaz anılar kazandırsın. Sonbaharda Gezilecek Yerler Listesi’nin sizi yeni rotalara çıkarması dileğiyle...

Öykü Yalçın @oykununoykuleri