Kültür Seyahat

31 Ekim 2022
Gezmekyetmez
Gezmekyetmez

Bu ay sizlerle Türkiyenin en güzel antik kentlerinden biri olan Bergama, daha doğrusu tarihteki adıyla Pergamon Antik Kenti Akropolü’ne gidiyoruz. Pergamon Antik Kenti UNESCO tarafından "kent peyzajı ile yaratıcı insan dehasının ürünü” şeklinde tanımlanarak, 2014 yılında Dünya Miras Listesi'ne dahil edilmiş.

Pergamon 4

Kent, tarih içinde kültür, sanat, bilim ve tıp merkezi olur, antik dönemin en büyük kütüphanelerinden birine ev sahipliği yapar. Özellikle sekiler oluşturularak düzenlenen arazi üzerindeki yapılar mimari ve mühendislik açıdan kenti önemli kıllar.

Hazırsanız yedi adımda Pergamon Akropolü’nü tanıyalım…

Pergamon Kenti İsmini Nereden Alır?

Bir özne ile ona verilen ismin uyumlu olma halini anlatan ismi ile müsemma” tabiri adeta Pergamon şehri için söylenmiş. Bilge Umara göre kentin ismi yüksek yerin halkı” anlamına gelir, kimi kaynaklar ise bu ismin Pergamos kelimesinden geldiğini ve yükseklerdeki kale manasında olduğunu yazar. İnsan, kentin denizden 335 metre yüksekteki Kale Tepenin zirvesinde, Bakırçay havzasına hakim konumunu görünce bu ismin ne kadar yerinde olduğunu anlıyor. Tabii bir de Akropol'e yürüyerek çıkmayı deneyenler…

Pergamon 2

Kentin Yıldızı Hangi Olayla Parlar?

Pergamon kentinin kuruluşu M.Ö. 8. yüzyıla kadar gitse de, kent için dönüm noktası Büyük İskenderin ölümü sonrasında yaşanan bir olaydır. İskenderin ölümü sonrasında krallık İskenderin generalleri arasında paylaşılır. Pergamon kenti de general Lysimakhosun payına düşer. Bu general, İskenderin bir başka generali ile savaşa giderken, 9 bin talentlik servetini  (bugünkü karşılığı hesaplanamıyor) Pergamon Akropolinde saklanması için kentin yöneticisine teslim eder. Ama savaştan sağ dönemez. Bunun üzerine kale muhafızı Philetaioros tüm bu parayı kentin imarı ve halk için harcar.

Atina Akropolü ile Pergamon Akropolü’nün Farkı Nedir?

Kale muhafızı Philetaioros kendisine emanet edilen 9 bin talentlik servet ile kenti imar ederken, Hippodomosun işlevsel şehircilik (ızgara plan) anlayışına karşı çıkarak, estetik şehircilik uygulamasını hayata geçirir. Bu uygulama, şehirdeki yapıların halkın kullanımına ağırlık veren kamusal binalar, kolaylıkla bir araya gelinebilecek meydanlar, yürüme yolları olarak inşa edilmesine neden olur. Bu haliyle toplumsal ve kültürel fonksiyonu ön plana çıkaran Pergamon antik kenti, dini fonksiyonu ön planda tutan Atina Akropolü’nden ayrılır.

Pergamon

Pergamon Antik Kentinin Vasiyet ile Roma İmparatorluğu Hakimiyetine Geçmesi

Varisi olmayan Pergamon Kralı III. Attolos ölürken (MÖ 133) kenti vasiyetle Roma İmparatorluğuna bırakır. Bir krallığın vasiyeti ile başka bir imparatorluğa bırakılması pek alışılmış bir durum olmadığından başlangıçta Romalılar dahi bu durumu anlamamış ve şüpheyle yaklaşmışlar. Kimi kaynaklar ise bu durumu, burnunun dibine kadar gelen Roma İmparatorluğu tehlikesinden sakınmak isteyen Kralı III. Attolosun saldırmazlık anlaşması karşılığında kabul ettiğini yazar.

Pergamon Antik Kentinin Carl Humann Tarafından Keşfi ve Zeus Sunağı’nın Berline Götürülmesi

19. yy ile birlikte gelişen arkeoloji bilimi ile özellikle doğu medeniyetine ilgi duyan İngiliz, Fransız arkeologlar Osmanlı coğrafyasına hücum ederek yeni keşiflerin peşinde koşmaya başlarlar. Bu kervana ulusal birliğini geç tamamlayan Alman İmparatorluğu da sonradan katılır. Ancak, Almanlar bu araştırmaları arkeologlarla değil, inşaat mühendisi ya da mimarlar vasıtasıyla yürütürler. Bu isimlerden biri de Carl Humanndır. İzmir - Dikili arasında inşa edilecek yol (bazılarına göre demiryolu) için bölgede bulunan Humann çalışmalar sırasında bulunan bir kısım eserleri Berline yollayarak inceletir. Gelen değerlendirmeler umut vaat eder. Osmanlı Hükümetinden alınan izinle 9 Eylül 1878 tarihinde kazıya resmen başlanır. Kazılar esnasında Yunan mitolojisindeki Tanrıların ve Devlerin savaşını gösteren rölyefler bulunur. Bu rölyefler 1 Ocak tarihine kadar 34 sandık içinde Dikili limanına taşınır. Lloyd Vapur işletmesinin Aquila Imperiale adlı vapuru ile dört sefer yapılarak önce Triesteye gelen sandıklar, Şubat 1879 tarihinde Berline ulaşır. Söz konusu buluntuların yurtdışına çıkarılabilmesine imkan sağlayan izin ise o yıllarda yürürlükte olan yasadır.

Pergamon 3

Pergamon Akropolü’ndeki Antik Dünyanın En Önemli Kütüphanesi Nasıl Çeyiz Oldu?

Kültür konusuna verilen önem nedeniyle kral II.Eumenes tarafından oluşturulan 200 bin kitaplık kütüphane antik dünyanın en önemli kütüphanesi olan İskenderiye Kütüphanesi ile yarışır hale gelir. Bu durum karşısında kıskançlığa kapılan İskenderiye, Pergamona papirüs satışını yasaklar. Kitap için papirüs bulamayan Pergamon Krallığı probleme bambaşka bir çözüm bulur. Hayvan derisinin ponzataşı ile inceltilmesi ve sonrasında cilalanması ile oluşan Bergama Parşömeni keşfedilir.

Peki bu muhteşem kütüphanedeki kitaplar ne oldu dersiniz? Marcus Antonius ile Kleopatra arasında yaşanan fırtınalı aşkın evliliğe dönüşmesi neticesinde 200 bin kitap düğün hediyesi olarak İskenderiye kütüphanesine yollanır.

Pergamon Akropolü’nde Tiyatro, Tapınak ve Şarap Üçlemesi

Pergamon Akropolündeki 10 bin kişilik tiyatro, antik dünyanın en dik tiyatrosu olarak bilinir. Ancak, bana kalırsa bundan çok daha enteresan bir özelliği var. Daha doğrusu akropoldeki bu tiyatronun da içinde olduğu muhteşem bir bütünlük sözkonusu.

Tiyatro sahnesinin hemen yanında Dionysos'a adanmış bir tapınak var. Malum, mitolojiye göre Dionysos şarap tanrısı ancak, burada şarabı sadece sarhoş edici özelliği ile düşünmek büyük bir yanlış olur. Zira, o devirlerde şarap, entelektüel konuşma ve aktiviteler için motivasyon unsuru olarak görülüyor. Tiyatro da bu tür konuşmaların yapıldığı bir alan. Bundan dolayı Dionysos sadece şarap tanrısı değil, aynı zamanda tiyatronun da tanrısı kabul edilir. İşte tiyatro ve Dionysos tapınağının yan yana olması bu özelliğe bir gönderme.

Yazımızı tiyatro sahnesine dair küçük bir not ile bitirelim. Pergamon Akropolindeki tiyatronun sahnesi portatif ve ahşap olup, her kullan sırasında sahne yeniden kurulup, sökülürmüş. Böylece tiyatro sahnesine ihtiyaç olmayan zamanlarda Dionysos Tapınağı’nın görünümü engellenmemiş olur ve Pergamonluların tapınağa rahatlıkla ulaşması sağlanır.

Pergamon 5

Oğuz Otay @Gezmekyetmez