Kültür Seyahat
22 Eylül 2022Ne demişti şair?
“Sonbahar sanattır, diğerleri mevsim…”
Bu sanata gönül vermiş, fotoğraf çekmeyi seven, sonbaharı doyasıya yaşamak isteyenlerin vazgeçilmez yerlerinden biridir Bolu ve çevresi. Özellikle sarının her tonunu yakalayabildiğiniz Ekim ve Kasım aylarında bölge oldukça hareketlidir. Bu sebeple gezi planınızı kendiniz hazırlayacaksanız, konaklama tercihinizi önceden yapmanızı öneririm. Ayrıca ister günübirlik, ister konaklamalı; pek çok gezi acentesi bölgeye çok güzel turlar düzenlemektedir.
Ayrıca Bolu’nun aşçıları da çok meşhurdur. Bu sebeple bölgeye yapacağınız gezi sırasında sarının tonlarıyla gözleriniz, lezzetli yemekleriyle mideniz bayram edecektir. Geziniz sırasında yollarda denk geleceğiniz satıcılardan meşhur Bolu patatesi almadan dönmeyin.
Gezi çantanızı hazırlarken uzun yürüyüşlerde kullanabileceğiniz trekking ayakkabısı veya rahat bir spor ayakkabı, kıyafet olarak da inceden kalına doğru yedekli kıyafetler ve yağmurluk mutlaka yanınızda bulundurmanızı önereceğim eşyalar. Fotoğraf makinesi çantanız olacaksa da mutlaka yedek pil ve fotoğraf kartlarınızı almayı unutmayın. Yola ise fotoğraf çekmeyi seven arkadaşlarla çıkın derim, çünkü burada fotoğraf çekmeye doyamayacaksınız. Hatta fotoğraflarınız canlı renkte kıyafet giyen arkadaşlarınızla ayrı bir güzelleşecektir.
Bölgeye yapacağınız sonbahar gezi planında aşağıda tanıtımını yaptığım üç tabiat parkını özellikle listenizin başına eklemenizi öneririm.
Vaktiniz varsa da zamanlama olarak, kalabalıktan uzak hafta içini tercih edebilirsiniz.
Yedigöller Milli Parkı
1965 yılında milli park olarak korunmaya alınmış olan Yedigöller Milli Parkı, kuzeyden güneye 1500 metre mesafede sıralanmış 7 gölden (Büyükgöl, Seringöl, Deringöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, İncegöl ve Sazlıgöl) oluşmaktadır.
Göller içerisinde adından da anlaşılacağı üzere en büyük göl Büyükgöl’dür. Gölde damızlık alabalık yetiştirilir. Platonun en geniş gölü ise “Şelale Gölü” olarak da adlandırılan Nazlıgöl’dür.
Yedigöller’in oldukça yüksek boylu, karışık cins ağaçlardan ve bitki yapısından oluşan doğası, yurdumuzun en güzel ormanlarından kabul edilir. Orman aynı zamanda bitki ve hayvan çeşitliliği bakımından da son derece zengindir; Milli Park sahasında 100’ün üzerinde kuş türü ve yabani hayvanlardan ayı, domuz, sincap, geyik, karaca ve tavşan tespit edilmiştir.
Parkın içindeki Kapankaya Manzara Seyir Yeri’nden gölleri ve eşsiz manzaranın güzelliğini seyredebilir, geyik üretme istasyonunu ve aynı güzergâh üzerindeki anıt ağacını ziyaret edebilirsiniz. Ayrıca her yıl Mayıs-Eylül dönemlerinde Büyükgöl ve Deringöl’de ücret karşılığı sportif olta balıkçılığı yapabilirsiniz. Ayrıca park içinde kamp olanağı, piknik yapmak için alanlar da bulunmaktadır.
İrili ufaklı birçok şelalenin bulunduğu parkta, yan yana 7 çeşmeden oluşan Dilek Çeşmesi’nin her bir musluğundan su içerseniz rivayet odur ki dileğiniz gerçek oluyormuş.
Parkın genel anlamda en uygun ziyaret zamanları Nisan-Kasım ayları arasıdır. Ekim ve Kasım aylarında oluşan yoğun ilgi sebebiyle, milli park girişine yaklaştıkça uzun araç trafiği oluşmakta, park sorunu yaşanmaktadır. Bu sebeple aracınızı girişe yakın bir noktada park edip, yürüyerek girişe ulaşmaya da hazırlıklı olmalısınız. Göller bölgesini yürüyerek tamamlayacağınız için yanınıza ağırlık yapacak çok eşya almamanızı öneririm. Sırt çantanızda yürüyüş sırasında size enerji verecek küçük aperatif şeyler (kuruyemiş vb) ve küçük bir su şişesi bulundurmayı da unutmayınız. Cep telefonu bazı bölgelerde çekmiyor ve şarj noktası da yok denecek kadar az.
Abant Gölü Tabiat Parkı
Abant Dağları üzerinde bir krater gölü olan Abant Gölü’nü de kapsayan alan, zengin bitki örtüsüne sahip muhteşem bir tabiat parkıdır. Yükseklikleri 1400 ila 1700 metre arasında değişen birçok tepenin bulunduğu parkta piknik yapabilir, kamp yapabilir veya otellerden birinde konaklayabilirsiniz.
Büyükşehirlere yakınlığı nedeniyle günübirlik ve hafta sonu gezilerinde sıklıkla tercih edilen bu rotayı gezi programınıza eklemenizi öneririm. Gelmişken girişteki Tabiat Müzesi’ni gezmeyi, yerel ürün satan satıcılardan doğal ürünler satın almayı, tarihi evleri ve Saat Kulesi ile görülmeye değer Mudurnu’yu ziyaret etmeyi de unutmayın.
Gölcük (Cennetgöl) Tabiat Parkı
Bolu'nun 13 kilometre güneyinde yer alan Gölcük, bir diğer adıyla Cennetgöl, ormanlar arasında suni olarak yapılmış, her mevsimi ayrı bir güzel, küçük ve şirin bir set gölüdür.
Sarıçam ve göknar ağaçları ile kaplı gölün çevresini yürüyerek veya bisiklet kiralayarak gezebilirsiniz. Park içinde araç kullanmak yasaktır. Göl çevresine yaklaştıkça hava sıcaklığı değişmektedir, bu nedenle yanınıza mutlaka koruyucu bir kıyafet almanızı öneririm.
Bu gölün fotoğraflarının olmazsa olmazı, gölün hemen kenarında bulunan özellikle sonbaharda, sararmış yapraklar arasından fotoğrafladığınızda ya da arkasında sıralı ağaçlarla karşıdan çekim yaptığınızda eşsiz manzaralar veren Devlet Konukevi olarak kullanılan evdir. Özellikle kış mevsiminde donan göl, fotoğraf severlerin gerçekten de harika kareler yakalamalarına olanak tanır.
Ayrıca gölün çevresinde restoran ve kafeterya hizmeti veren bir kır gazinosu ve piknik alanları bulunmaktadır. Ayrıca konaklama için bungalov tipi bir de tesis yer alır.
Bunların dışında listenize ekleyebileceğiniz bölgedeki diğer sonbahar fotoğraf noktaları önerilerim:
Çubuk Göl: Üzerinde bir film platosu için kurulmuş ve sonradan o şekliyle bırakılmış değirmenlerin olduğu bu göl, fotoğraf severlere her mevsim güzel manzaralar sunar.
Sünnet Göl: Doğal yansıması ve göl kenarındaki ördekleriyle sakin, huzurlu bir ortamı vardır.
Sülüklü Göl: Göle adını veren ve artık içinde sülüklerin yaşamadığı bu göl, el değmemiş doğası ile ziyaretçilerini kendine hayran bırakmaktadır.
Göynük: Zafer Kulesi ve kulenin bulunduğu tepeden görünen güzel Göynük evleri manzarası, mutlaka fotoğraflamak isteyeceğiniz iki güzel detay. Daha sonra sokaklarında turlayarak bu eski Türk evlerini daha yakından da çekebilirsiniz.
“Gezmenin önündeki tek engel kapının eşiğidir” demişler. Hazırlayın çantalarınızı, atın omzunuza fotoğraf makinenizi, atlayın eşiğinizi, sonbaharın en güzel karelerini yakalayacağınız bu zamanlarını kaçırmayın…
Mehmet Sert